21 Kasım 2011 Pazartesi

22 kasım yatsı


“Allahümme ente rabbi. Lâilahe illa ente.
Halaktenî. Ve ene abdüke...
ve ene alâ ahdike ve va'dike mesteta'tü.....
Ey ALLAHım Sen benim rabbimsin. Senden başka ilâh yok.
Beni sen yarattın. Ben senin kulunum.
Ve ben gücüm yettiği ölçüde senin ahdin üzereyim ve va'dine sadıkım.”

Evet, her şey gücüm yettiği ölçüde... Ama ahdime sadıkım.

Belki önce bir küllî muhasebe yapmalıyım.

Hayatımın dökümünü çıkarmalıyım.

Mahşer ortamında seyredeceğim hayat filmi gibi sayıp dökmeliyim önceden gönderdiklerimi... Utanma duygusu, “Nasıl savunurum” tedirginliği gelip çöreklenmeli içime...

Tevbeyi kuşanmalıyım...

“Beni mahşer aydınlığında aleme rüsvay etme Rabbim!”

Af deryasına dalmalıyım.

“Arındır beni Rabbim, bu günah kirlerinden arındır beni...”

Sonra dayamalıyım dudaklarını Rabbin rahmet pınarına...

“Senin rahmetin sonsuz Rabbim. Bağışla beni...”

Bir namaz kılmalıyım, secdede bir gözyaşı dökmeliyim. Elimi dua için açtığımda, Rabbin Huzurunda olduğumu bilmeliyim. Görüyormuş gibi, görüyormuş gibi, tıpkı görüyormuş gibi...

Bir köşeye çekilip Kur'an okumalıyım. Kurumuş uzuvlarıma yeniden su veriliyormuş gibi hissetmeliyim her ayetin tekâbül ettiği anlamı içime taşırken...

Bir gidip gelmeliyim mahşer aydınlığına...

Rasulullah'la buluşmayı denemeliyim “Din Günü”nün savruluşu içinde... Elinden tutmak için, Hamd Sancağı'nın altında bir yer bulmak için çırpınmalıyım. Yüreğimi yoklamalıyım o uzun, meşakkatli arayışa dayanabilecek kıvamı var mı diye...

Geceyi sağmalıyım, sağmalıyım, sağmalıyım... Sonunda, tan yeri ağarırken içime bir ruh selameti yağıncaya kadar. Göklerden Rabbin izniyle kafile kafile inmiş bir meleğin kanadının dokunduğunu hissetmeliyim, tatlı bir ürperti sarmalı her yanımı...

Bir namaz bulmalıyım mirac kıvamında...

duaile.blogspot.com

Hiç yorum yok: