16 Kasım 2011 Çarşamba

17 kasım akşam - karıncayı incitmedi



İbadetler konusunda günümüzde çok yanlış bir slogana etmek istiyorum. Çağımızda birçokları:
“Efendim önemli olan kalp temizliğidir. Benim kalbim temiz, o yüzden ibadete gerek duymuyorum.” diyebiliyorlar:
Gerçekten asıl olan kalp temizliğidir. Ne var ki eğer bir kalbde hakiki temizlik varsa, bir dakika içinde kendini namaz seccadesinde bulur. Temiz olduğunu iddia eden bir insanın kendini su başında, lavaboda veya banyoda bulması gibi.
İbadetler konusunda bir başka yanlış slogan da:
“Ben karıncayı bile incitmedikten sonra ibadete ne lüzum var?” saçmalığıdır. Bunlara verilecek cevap:
İbadet etmeyen insan, karıncayı incitmemiş olabilir. Ama bu durumda ibadetleri emreden Rabbini ve o emirleri insanlara tebliğ etme vazifesiyle gönderilen Peygamberleri ve hususen Fahr-i Kainat Efendimiz’i (s.a.v.) incitmiş olmuyor mu?

Her insanı Allah’a yakın olma iştiyakı vardır.
Duasının kabul olması için herkes çabalar, ne var ki bunun anahtarı da ibadetlerdedir.
Namaz ve infakını yerine getiren bir insan, her şeyden önce devamlı dua halindedir.

Çağımızın en ünlü matematik ustası Martin Gardner, son eserinde bakın ne diyor:
‘Heisenberg’in belirsizlik teorisine göre, hiçbir hadisenin gerçeğini önceden tayin edemeyiz.
Dua bu belirsizliği yok eden ve kaderimizi Allah’ ın (c.c.) yüce kudretine havale eden tek yoldur.”
İbadetlerdeki en önemli noktalardan biri devamlılıktır.
Bu yüzden ömür boyu abdest alıp namaz kılan kimse, vücudu için erişilmez bir sağlık sırrını da kazanmış olur.

Haluk Nurbaki

Hiç yorum yok: