15 Kasım 2011 Salı

16 kasım ikindi - hamd


Allah, bütün varlıkları yoktan yaratan ve insana şah damarından daha yakın olan öylesine bir yüce kudrettir ki, akıllara durgunluk veren bu güzelliğe bir saniye dahi yakın olabilmek, tarif edilmez bir şereftir.
Bu yakınlığın ilk şartı ise “HAMD”dir.
“Hamd” demek; bu yüceliğin sevgi, hayranlık ve şuurla methedilmesi demektir.
İbadetlerin başlangıç anahtarı olan bu “hamd sırrını” Allah (c.c.) Fati*ha’ da şifrelemiş ve namazla sembolleştirmiştir.
Allah’a yakın olabilmek için bunun dışında ne başka bir yol, ne de başka bir formül vardır.

Namaz, hamd niyazını insanını her zerresine yayarak, kendi gönlündeki ilahi tecelliye yaklaştırır.
Gönüllerdeki boyutlar ötesi Allah (c.c.) tecellisi, hamd niyazımız gerçekleşince bizi de boyutlar ötesine doğru çeker.
Bu yakınlık, İnfakla beslenerek bizi adım adım miraca yükseltir.
Temel ibadet olan namazın tesiri, doğrudan kalbe ve gönüle yöneliktir.
Kul farkına varsın veya varmasın, her namazda gönüllerin esrarlı perdelerinden biri açılır ve insan adım adım Allah’ın (c.c.) sonsuz sırrına yaklaşır.

Haluk Nurbaki

Hiç yorum yok: