22 Ağustos 2011 Pazartesi

22 ağustos yatsı - YA MÜTEKEBBİR


Bugün namaza Esmaul husnadan MÜTEKEBBİR ismi ile başlayalım

Mütekebbir
Büyüklükle vasıflı , Ululuk sahibi,her şeyde ve her hadisede büyüklüğünü gösteren.

Al-Mutakabbir
The Majestic. He who demonstrates His greatness in all things and in all ways

O Allah ki, O'ndan başka ilâh yoktur. Melik'tir; Kuddus'tur; Selâm'dır. Mü'min'dir, Müheymin'dir, Aziz'dir, Cebbar'dır, Mütekebbir'dir, Allah, (müşriklerin) şirk koştuklarından çok yücedir * Haşr 59:23
Allah'ın her hususta çok büyük ve azamet sahibi ulu bir yaratıcı olduğu anlamındadır. Büyüklük O'nun hakkıdır. Yaratılmışların hiçbirinin böyle bir hakkı yoktur. Allah, zatında sıfatlarında ve işlerinde, mutlak manada büyüklüğün tek sahibidir. Hiçbir insan için bu mânâda bir büyüklükten söz edilemez. Kendilerini büyük sanan nicelerinin, Allah'ın sonsuz kudreti ve büyüklüğü karşısında ne kadar küçüldükleri imkân imkânsız olan bir gerçektir. Büyüklük sevdasına kapılanların yok olmalarına, bazen küçücük bir olay hattâ çok küçük bir yaratık, bir mikrop bile yetmiştir. Bu gerçek karşısında insanlar hangi büyüklükten söz edebilirler?..


Mütekebbir

Mütekebbir : En büyük ve en yüce olan, büyüklüğünü, ululuğunu her an ve her yerde gösteren


Cenab-ı Hak buyuruyor:

"O Allah ki, O'ndan başka İlah yoktur. Meliktir; Kuddûstur; Selam'ır; Mü'mindir; Müheymindir; Azizdir; Cebbardır; Mütekebbirdir. Allah, (müşriklerin) şirk koştuklarından çok Yücedir." (Haşr, 23)


Kudsi bir hadiste Allah şöyle buyurmuştur: Büyüklük ridam (dış elbise), yücelik ise izarımdır (iç elbise). Bu ikisinden biri üzerinde benimle çekişeni ateşe atarım." Bu durum büyüklük ve yüceliğin Allah'ın kemal sıfatlarından olduğunu ortaya koymaktadır. Diğer varlıkların bu sıfatlara sahip olduklarını iddia etmeleri gerçek dışıdır. Böyle bir iddia onların eksikliğini ve haddi aştıklarını gösterir. (Gazali, 2)

Müslüman, sevap elde etmek ve cezadan kurtulmak için değil, sadece Hak için hakka ibadet etmelidir. Aksi halde yaradılmış olan bir şeyi amaç edinmiş ve buna ulaşmak için hakkı aracı yapmış olur. Oysa Hak ve doğru olan bu değildir. Hiçbir karşılık beklemeden yalnız Hak için Hakka ibadet etmek, bütün durumlarda Allah'ı yüceltmeyi, büyüklüğüne içtenlikle saygı duymayı, adi ve alçak olan bütün şeylerden uzak durmayı gerektirir.(2)

"Yâ Mütekebbir" Bir kimse hanımıyla beraber olmadan önce 10 kere bu ismi okusa ve ondan sonra onunla beraber olsa ona Hak teala hazretleri salih bir zürriyet verir. (4)

*     *     *     *     *
Ya Mütekebbir!
Ben acizim sen Kadir'sin
Ben fakirim sen Rahim'sin
Ben ölüyüm sen Hayy'sın
Ben çaresizim sen Ehad'sın
Ben muhtacım sen Samed'sin
Ben sağırım işiten sensin
Ben körüm gören sensin
Ben dilsizim konuşan sensin
Ben yaratılıyorum yaradan sensin
Ben yokum var eden sensin
Ben hiçim ama emellerim büyüktür
Ben yoksulum ama isteklerim çoktur
Ben isterim çünkü sen büyüksün
Şahit yaz büyüklüğüne bu küçük kalbimi
99 Esma - Senai Demirci
*     *     *     *     *

Esmâü’l Hüsnâ Yazıları

Meryem Aybike SİNAN

11"El-Mütekebbir"
Ululuk sahibi, her şeyde ve her hadisede büyüklüğünü gösteren.

“Ululardan ulusun sen

Mevcudattan âlisin sen

Yardımcı dost, velisin sen

Der kullar “Ya Mütekebbir”

(Musa Tektaş)


Yücelerin yücesi ulu Allahım,

Rabbim,

Ezberlenmiş günler devrile devrile akarken sonsuzluğa doğru, senin ülkene doğru, endişeliyim, korku doluyum. Yorgun ve kederli yüreğimin tesellisi kalmadı dar-ı dünyada. Dudaklarım sükuta yıkandı. Şehirlerin karanlık ve üşüten sularında titremekteyim. Acizliğim beni ürkütmekte. Yalnızlığımın çaresi, kimsesizliğimin kimsesi sensin. Ötelerin ötesinden, senin gül kokulu ülkenden rahmet yağmurları beklemekteyim. Beni gördüğünü bilerek; boyun büküp senden af ve yardım diliyorum, ellerim açık, boynum bükük halimi sana arz ediyorum.

Bütün ufuklarımda sen varsın...

Her adın ruhuma ayrı bir sihir...

Rüyalarımda sen, dualarımda sen varsın bir...

Kabul buyur Yâ Mütekebbir...


Büyüklükte yoktur eşin

Der diller “Ya Mütekebbir”
Sen Rabbisin kurdun kuşun

Der filler “Ya Mütekebbir”


Yâ Mütekebbir,

Yücelerin yücesi Rabbim,

Zamanın etiketi üzerinde “çabuk geçer” yazıyor. Her biten gün tabutlara saklanıyor. Ömrümü azaltıyor her gün batımı. Hicap duyuyorum gelmeyen güne. Bir rüyayı andıran bu dünya gurbetinde bin başlı bir hüzün yağmalıyor aklımı, yaralı yüreğimi. Senin göklerinden gelen gül kokulu bir şefkatin ellerinde huzura kanmak istiyorum Yâ Rabbi... Bir uçtan bir uca senin büyüklüğündür gözlerimi kamaştıran. Emsalsiz büyüklüğün, azametin, hikmetin karşısında eğiliyorum, yüz sürüyorum mihrabına... Kabul buyur beni.

Bütün ufuklarımda sen varsın.

Her adın ruhuma ayrı bir sihir.

Rüyalarımda sen, dualarımda sen varsın bir...

Esrarlı dergahına kabul buyur, Yâ Mütekebbir.


Emsalsizdir yüceliğin

Bilinemez niceliğin

Devriyle nüh-u feleğin
Der yeller “Ya Mütekebbir”


Alemlerin Rabbi olan Allahım,

Merhametini bildirdin. Merhameti senden öğrendim. Şefkatini gösterdin mucizelerinle. Şefkati senden öğrendim. Azametini de gösterdin. Büyüklüğünü gördüm. Ululuğunun sınırsızlığını gördüm. Esrarın karşısında dilim tutuldu. Bir daha bildim ki cümle kainat senin emrindedir. Sen ol! dersin, olur. Sen dilemezsen olmaz. Her şey göklerden gelen karar üzredir. Cehaletimi bağışla Allahım...Karnesi kırıklarla dolu bir kulunum. Bütün imtihanlarım kötü geçiyor. Beni amel defteri geçer olandan kıl. Nefsimin ordularına beni mağlup ettirme Allahım.

Bütün ufuklarımda sen varsın.

Her adın ruhuma ayrı bir sihir.

Rüyalarımda sen, dualarımda sen varsın bir...

Dergahına kabul buyur, Yâ Mütekebbir.


Adını zikreden bulur
Hürmetlere layık olur
Gördüğü an mahbub olur

Gönüller “Ya Mütekebbir”

Efendim,

Ulu Sultanım,

Söz ki ucu bileylenmiş bir bıçak gibi deliyor bağrımı. Teselli vermiyor gönlümün hazanına.. “Bir geldi mi derin ölüm uykusu/Biter bu dünyanın dedikodusu…” diyen Hayyam bile bencileyin kederli, mahzun değil. Bir minyatür gibi çaresizim dünya suretinde. Senin büyüklüğün karşısında ne denli küçük olduğumu öğreniyorum.. Ey benim ebedi sevgilim. Sen bir sultan, ben kulunum Allahım... Bir çerağım, yanarım kapında. Muhacir defterinden sil beni. Nisan yüreğime bir ışık düşür göklerinden. Aydınlat karanlıklarımı. Nefsime terk etme beni Allahım.

Bütün ufuklarımda sen varsın.

Her adın ruhuma ayrı bir sihir.

Rüyalarımda sen, dualarımda sen varsın bir...

Dergahına, esrarlı dergahına kabul buyur Yâ Mütekebbir.


Zatında izzetle değer

Gurur kula tuzak meğer

Karşında boynunu eğer

Tüm güller “Ya Mütekebbir”


Ey Sevgili,

En sevgili,

Yâ Mütekebbir,

Şerha şerha yarılmış gönüllerimizin çatlaklarına göklerinden nurani rahmetler düşür Allahım. Kainatın sahibisin, ulusun, yücesin. Her şey senin emrindedir. Her şey durmaksızın seni tespih eder. Büyüklüğün şüphe götürmez Allahım. Senden başka sevgili görmez gözümüz bizim. Her daim seni anar özümüz bizim. Kalu Bela’dan beri durduğumuz sözdür sözümüz bizim.

Bütün ufuklarımda sen varsın.

Her adın ruhuma ayrı bir sihir.

Rüyalarımda sen, dualarımda sen varsın bir...

Dergahına, esrarlı dergahına kabul buyur Yâ Mütekebbir.
*     *     *     *     *

El Mütekebbir - Esma'ül Hüsna Hazinesi // İsmail Kılınç

Sevgilimiz Sensin. Senin yanında değerli olmak isteriz. Kul olmak ve Ümmeti Habibullah olmak, bizim için en büyük iki muhteşem ödüldür.11- El-Mütekebbir
“Büyüklükte eşi, benzeri olmayan.”

Ey Mütekebbir olan, gerçek büyüklük sahibi Allah’ım,
Sen hem büyüklük ve azamet sahibi, hem de bütün büyüklükleri yaratansın. Her şey Senin önünde küçük, hakir, fakir, aciz ve zavallıdır.

“O .Azîz’dir, Cebbâr’dır, Mütekebbir’dir.”( Haşr Suresi, 23)

İlk bakışta yaratılmış eşyalar arasında birbirine kıyasla bir büyüklük görülebilir. Ama aslında hepsi atomlardan da küçük, gözle görülemeyecek terkiplerden yaratılmışlardır. Onların ilk bakışta görülen büyüklüğü geçicidir. Onların asılları, aslı küçüktür. Yani atomlardan galaksi kümelerine kadar görülen her şey sonsuz küçüklük sahibidir. Gerçek ve sonsuz büyüklük sahibi ise sadece ve sadece Mütekebbir olan Sensin. Fanilere verdiğin geçici ve yalancı büyüklükler aslında Senin büyüklüğünü anlamamız için yarattığın gölgelerdir.

Gerçek, sınırsız büyüklük ve azamet sahibi Sensin. Sonsuz acz ve ihtiyaç sahibi bizleriz. Bizler ancak Senin büyüklüğünü anlamaya çalışarak bir değer kazanabiliriz. Fani dünyanın geçici değerlerinin değil, Senin bizlere lütfedeceğin değerlerine talip, hasret ve tutkunuz. Sevgilimiz Sensin. Senin yanında değerli olmak isteriz. Kul olmak ve Ümmeti Habibullah olmak, bizim için en büyük iki muhteşem ödüldür.

Senin Mütekebbir ismin gerçek anlamda ahirette tecelli edecek ve anlaşılacak. Senin Mütekebbir isminin azametini tam anlamamız için bu gözler, bu beden, bu akıl, bu ruh, bu Dünya ve uzay yetersizdir. Senin Arşın Kürsünü, Kürsün ise gökleri ve yeri kuşatmıştır. Biz, Senin Arşının ve Kürsünün büyüklüğünü anlamaktan aciziz.

Şu küçük Dünya'da büyüklenen zavallı kullar er geç acizliklerini anlarlar. Bazıları ömürlerinin sonunda hastalığa, yaşlılığa, fakirliğe vb acizliklere maruz kalırlar. Sen nefsini anlatanları rezil, Seni ve Habibini sevenleri vezir ya da padişah edersin. Bizleri Seni seven bir gönül eyle.

Ey Mütekebbir olan Allah’ım. Bizleri kibirlenmekten, yolundan azmaktan Sen koru. Sen ikram ve lütuflarınla da Mütekebbirsin. Mütekebbirliğinin güzel tecellilerini göster bizlere. (Âmin)

*     *     *     *     *
Neşe Kutlutaşın kaleminden Esmaül hüsna duaları

el MÜTEKEBBİR

Yüce Allah’ın her hususta çok büyük azamet ve ululuk Sahibi Yaratıcı olduğu manasındadır.
Kibre ve böbürlenmeye sapanları hizaya getirendir Mütekebbir Olan Allah.
Allah (azze ve celle) ululuk ve yüceliğin Kaynağıdır.
Büyüklük yalnız ve yalnız Aziz ve Celil Olan Allah’ın hakkıdır. Yaratılmışların hiçbirinin böyle bir hakkı yoktur!
Allah Teâlâ Zatında, Sıfatlarında ve İşlerinde mutlak manada tek Büyüklük Sahibidir.
Her şeyde ve her hadisede Büyüklüğünü Gösterendir O.
Varlığı ile yokluğu Aziz ve Celil Olan Allah’ın tek bir Emrine ve İradesine bağlı bulunan kâinatta hiçbir varlık bu sıfatı takınamaz.
Büyüklükte Allah’ın eşi yoktur!
Büyüklük hastalığına kapılan kibirlilerin de bir gün büyüklendikleri bu dünyayı terk edeceklerine şüphe yoktur. Uykusuzluğa dayanamayan; susuzluğa dayanamayan; açlığa tahammülü olmayan; ağrıya tahammülü olmayan, bazen küçük bir mikrobun bile alt edebileceği insan hangi büyüklükten bahsedebilir ki?


****

“O, öyle Allah'tır ki, O'ndan başka ilah yoktur. Melik'tir; Kuddûs'tur; Selam'dır; Mü'min'dir; Müheymin'dir; Aziz'dir; Cebbar'dır; Mütekebbir'dir. Allah, (müşriklerin) şirk koştuklarından çok Yücedir.” (Haşr Suresi 23. Âyet Meali)

Ey bugünün ve yarının Sahibi Olan Rabb’im!
Ey zamanın Sahibi!
Ey iblisin hasleti kibre kapılanları zelil Eden Rabb’im!
Ey büyüklük taslayanları yerle yeksan Eden!
Ey Büyüklüğü ve Azameti karşısında baş eğip secde edenleri utandırmayan!
Ey Azameti karşısında baş eğenleri Yükselten!
Ey her türlü kötülükten uzak ve Yüce Olan Rabb’im!
Ey mülkün Sahibi!
Ey Varlığı ezeli ve ebedi Olan!
Ey bağışlaması bol Olan Rabb’im!
Ey hiçbir varlığa boyun Eğmeyen!
Ey bütün varlıkları Önünde boyun Eğdiren!
Ey Mütekebbir!
Ey Allah!

****
“…Yalnız Sana ibadet eder, yalnız Senden yardım dileriz…” (Fatiha Suresi 5. âyet Meali)

Sen bugünümüzün ve yarınımızın Sahibisin Rabb’im!
Sen akıp geçen zamanın Sahibisin!
İblisin hasleti kibre kapılıp kendisini kaybedenleri zelil Edensin Sen Rabb’im!
Sen büyüklük taslayanları yerle yeksan Edensin!
Azametin karşısında boynu bükük secde edenleri Utandırmayansın Sen Rabb’im!
Sen Azametin karşısında baş eğenleri Yükseltensin!
Sen her türlü kötülükten uzak ve Yücesin Rabb’im!
Sen mülkün yegâne Sahibisin!
Varlığı ezeli ve ebedi Olan;
Bağışlaması bol Olan;
Rahmeti gazabını geçensin Sen!
Sen hiçbir varlığa boyun Eğmeyen
Ve bütün varlıkları Önünde boyun Eğdirensin!
Sen Mütekebbir’sin Rabb’im!
Sen bizi terbiye Eden Rabbimiz Allah’sın!

*****

“….Allah, size kolaylık diler, zorluk dilemez. (Bu kolaylık) sayıyı tamamlamanız ve sizi doğru yola (hidayete) ulaştırmasına karşılık Allah'ı Büyük tanımanız içindir. Umulur ki şükredersiniz…”. (Bakara Suresi 185. Âyet Meali) )

Ey Rabb’im!
Ey Mütekebbir!
Azametin karşısında baş eğenlerden eyle bizi!
Tevazu sahibi olmamızı nasip et Azametin karşısında Rabb’im!
Rabb’im kibrini iblisin giyinenlerden uzak tut bizi!
Bizi de kibirden uzak tut!
Evvelinde tevekkül, sonrasında rıza gizli olan kaderine,
Teslim olmamızı nasip et Mütekebbir Adınla Rabb’im!
Kalbin ameli tevekkülü tam ve kâmil olarak yerleştir kalbimize!

******

“…Kim Allah'tan korkup-sakınırsa, (Allah) ona bir çıkış yolu gösterir. Ve ona beklemediği yerden rızık verir…” (Talak Suresi 2.-3. Âyet Meali)
Allah’ım!
Sen Mütekebbir Olansın!
Senin her şeye Gücün yeter!
Senden korkuyor ve bir çıkış yolu diliyorum Senden!

*******
“… Her kim Allah'tan korkarsa, Allah onun işine bir kolaylık verir.” (Talak Suresi 4. Âyet Meali)

Allah’ım!
Sen Mütekebbirsin!
Kibir sahiplerini yerle yeksan Edensin Sen!
Allah’ım!
Senden korkuyor ve her işimde kolaylık diliyorum Senden!

*****
“Bu, Allah'ın size indirdiği emridir. Kim Allah'tan korkup-sakınırsa, Allah kötülüklerini örter ve onun mükâfatını büyütür.” (Talak Suresi 5. Âyet Meali)

Allah’ım!
Sen Mütekebbirsin!
Her şeyde ve her hadisede Büyüklüğünü Gösterensin bize!
Allah’ım!
Senden korkuyor ve kabahatlerimi örtmeni diliyorum Senden!

***
“…Kim Allah'a güvenirse O, ona yeter...” (Talak Suresi 3. Âyet Meali)

Allah’ım!
Sen Mütekebbirsin!
Her şeyde ve her hadisede büyüklüğünü Gösteren Sensin!
Allah’ım!
Senden korkuyor ve yalnız Senden yardım diliyorum!

****
Bulutların gözlerinin yaşardığı bir gündü,
Sükûnla kol kola yaklaşıyordu bulutlu akşam.
O akşam secde ettik gölgesi kaybolmuş ağaçlarla beraber.
Bulutlarla beraber ağladık Rabb’im;
Azametin karşısında o akşam.
Sessiz bir dua saklanmıştı gecenin ıssızlığına.
Her şey Hâkim Olan Sen;
Sinelerde gizleneni de Bilen Sen,
Yalnız Sen Duyuyordun bu duayı;
Yalnız Sen Görüyordun bulutlarla beraber ağlayanları,
Yalnız Sen!
Ürperen kalpleriyle Sana yönelenlerin,
Duasını kabul Ediyordun bütün Azametinle Rabb’im.
Rabb’im!
Gecenin sessizliğinde sırlarını açanların Sana;
Yalnız Sana güvenip, Senden yardım dileyenlerin yalnız,
Yardımına koşuyordun söz verdiğin gibi.
Yarattığın yıldızlar şahitti buna;
Gece şahitti;
Ben şahittim;
Meleklerin şahitti…
Öyle bir akşam olmayacak belki bir daha;
Bir daha belki Sana o kadar yakın olamayacağım ölene kadar.
Ama
Duaları kabul Eden Sen;
Her şeyi İşitip Gören Sen;
Yine Sen Bileceksin Rabb’im
Nefsimi Senin âdil Hükmüne boyun eğdirmeye çalıştığımı.
Hesap Günü gelince Rabb’im;
Hüküm Günü gelince;
Bütün hatalarımla,
Bütün kusurlarımla Kapına gelince;
Beni boynu bükük bırakma Mütekebbir Adınla!
Her şeye Hâkim Olan Sen,
Nefsimin;
Kalbimin;
Ruhumun;
Kaderimin Sahibi Sen,
Beni mahcubiyetimle bırakma Mütekebbir Adınla!
Beni Sen bağışla Rabb’im!
Ateşin azabından beni ve inananları koru Mütekebbir Adınla!
Korkuyla;
Ürpertiyle;
Pişmanlık ve mahcubiyetle Dergâhına gelenleri,
Şefkatin ve merhametinle sarmala!

Âmin! Âmin! Âmin!

V’el hamdülillahi Rabbi’l âlemin!

Hiç yorum yok: