10 Eylül 2011 Cumartesi
11 eylül öğle - Rükû insana tevazuyu öğretir - Esma Sayın Ekerim
Rükû insana tevazuyu öğretir
Namaz, insan için bir karakter eğitimidir. Namazla birçok şeyi öğreniriz. İşte bunlardan biri rükûdur. Rükû bize alçak gönüllü olmayı, hataları bir daha tekrar etmeme kararlığını hatırlatır.
Rükû insana tevazuyu öğretir. Rükû insanın �oprak gibi olmayı öğrenmesinin ilk basamağıdır. İnsanlar toprağın üzerine bastığı halde toprak öylesine mütevazı ve fedakârdır ki; daima bütün varlıkları doyurmaya ve ikrama devam etmektedir.
Kötü duygu ve düşünceleri olumlu yöne ve hakiki olana secde ettirme haline nefsi kurban etme denilir ki bu durum da en yoğun şekilde hak olan Allaha teslim olma Onunla bütünleşerek doğru duygu, düşünce ve karakter özelliklerini seçme kararını aldığımız secde halinde yaşanır.
Secde noktasında Allaha yakınlaşma, dünyadan tamamen uzaklaşıp, Allahtan başka her şeyi gönülden çıkarmakla mümkün olur. Niyazi Mısrî, "Vasl-ı Hakı isteyen cân u cihanı terk eder" diyerek Allah için dünyayı ve canı aşmanın önemini vurgulamıştır. Kıyamda hatalarını fark eden, rükûda hatalarından dolayı pişman olup gözyaşı döken, hatalarını bir daha tekrar etmeme kararı veren insan secdede Allahın isimleriyle yakınlığı ve bütünlüğü yakalayabilecektir. "Secde et ve yaklaş." Başka bir ifadeyle namaz kılan insan, secde noktasında Allaha en yakın olduğu bir durumu tecrübe etmektedir. Kuran-ı Kerimde �ecde et ve yaklaş buyurularak, bedenlerimizin secde etmesi canı da Hakka yaklaştırmaktadır. Bu yakınlaşma, kalbin Hakka secdesi miktarıdır.
Merdivenin basamakları gibi kıyam, rukû ve secde insanın içindeki olumsuz duygu düşünce ve arzuları "RAB" ismiyle terbiye ederek karakter gelişimine hizmet ederler. Her basamakta ayrı bir karakter eğitimi söz konusudur. Kalbini hakiki olana rukû ve secde ettirme halini yaşayan bir kişinin namazı, kendisini çirkin fiillerden ve akla sağduyuya aykırı olan her türlü şeyden alıkoyacaktır.
Kaynak: Zaman Gazetesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder