20 Eylül 2011 Salı

21 eylül öğle - Kalbini kıbleye bırak - Senai Demirci

 Kalbini kıbleye bırak...
Senai Demirci

Kalbini çokluğun perçemlerinden kurtar... 
Seni dünyaya doğru çekiştiren cezbeleri düşür yakandan. 
Seni yokluğun kuyusuna çeken kaygılardan uzaklaş. 
Seni uzaklara savuran rüzgârları sustur. 
Ruhunu ayrılıkların uçurumuna sürükleyen hüzünleri sil. 

Dünün hüzünlerinden yüz çevir. 
Yarının korkularını unut. 
An’ın içinde var et kendini yeniden. 

Yüzünün her noktasına her an rahmetinin güneşini değdiren 
Yaradan, kutlu nazarında ağırlıyor seni. 
Tebessümlerinin en güzel en tatlı hediye olduğunu söyleyen 
En Sevgili, âşinası olduğun, sıcağını özlediğin yüzlere çeviriyor yüzünü. 

Her şeyin alçaldığı, 
her işin meyvesizleştiği, 
her yüzün kirlendiği bu çağda, 
kıble kalbinin adımlayacağı kırmızı halı gibi serildi önüne. 

Seni özel eyleyen, seni biricik bilen Rabbinin rızasına yönel. 
 şehrin telaşlarını, 
dünyanın çekip çekiştirmelerini, 
günübirlik sevdalarını 
kıblenin kırmızı halısına adım atar atmaz uzaklara at. 

Kalıbını tuttuğun gibi, kalbini de tut kıblede. 
Her secdede Kâbe’ye değdir alnını. 
Yöneldiğinde, Kâbe’nin analık ettiği nurlu sütunun önünde ağırlanan aziz bir misafir bil kendini.

Hiç yorum yok: