21 Ekim 2011 Cuma

22 ekim öğlen - Ben senin dediğini yapamam


“Ey insanlar! Rabbinizin emir ve yasaklarına karşı gelmemeye dikkat edin. Ve öyle bir günden korkun ki, o kıyamet gününde, ne babanın evladına, ne de evladın babasına bir faydası olur. Allah’ın vadi şüphesiz haktır. Sakın dünya hayatı sizi aldatmasın. O çok aldatıcı şeytanda, Allah’ın azabını unutturup, sadece affına güvendirerek sizi isyana sürüklemesin.” (Lokman 33)

Gerçekten bazı insanlar, “Nasıl olsa Allah affedicidir” deyip namazını terk ediyor.
Yani pazarlıklı işliyor günahını. Dehşet verici bir durum.
İnsan, kendi kendine, kurtuluş kapısını kapatıyor, şeytani bir umutla. 
Evet, Allah’tan umut kesilmez, ne zaman? Tövbe ettiği zaman.
Haram işlemek için Allah’tan rahmet istemek kadar aldatıcı bir istek başka ne olabilir?

Okulda müdürümüz, askerde komutanımız bir iş emrettiğinde, “Ben senin dediğini yapamam” diyemeyiz.
Sıra Allah’a gelince ne kadar kolay rest çekip “Sen benden namaz kılmamı istiyorsun ama ben kılamam” diyoruz.
Namaz kılmaya üşenen insan, zorla da olsa, yani namazını istemeyerek kılsa, kıldıktan sonra kendine güveni artarak, ruhen rahatlayacak ve güçlendiğini görecektir.
Alıntıdır

Hiç yorum yok: